Çikolata tüm dünyanın vazgeçilmez lezzeti olmuştur. Peki bu popülerliğe nasıl ulaşmıştır?
Günümüzden tam 4000 yıl önce günümüzdeki Honduras topraklarında kakao bitkisi bulunuyor. O bölgenin yerlileri kakao bitkisinin çekirdeklerini kullanarak içecek elde ediyorlar. Çikolata kelimesi aslında “xocolatl” kelimesinden gelmektedir. Dil bilimciler bu kelimenin Aztekler tarafından kullanıldığını söylemişlerdir. “xoco” kakao anlamına “atl” ise su anlamına gelmektedir. Kısaca eskiden şuan tükettiğimiz katı çikolatalar yoktu ve Aztekler bu gıdayı sıvı bir şekilde içiyorlardı.
Çikolata Paradan Daha Değerliyken
İnsanlar o zamanlar yapılmış bu acı içeceğin enerji verdiğine ve insanları mutluluğa ulaştırdığına inanırdı. Dini ayinlerde sürekli içilen bu gıdayı sadece elit kesim kullanabilirdi. Azteklerde bu gıdanın para yerine geçtiği bilinmektedir. Yapılan ticaretten sonra insanlara para yerine kakao çekirdeği verebilirlerdi.
Avrupa’nın Çikolatayla Tanışması
Bir süre sonra İspanyalı sömürgeci Hernando Cortes bu bölgeye geliyor ve çikolatanın Avrupa ile tanışmasını sağlıyor tabi bu aşamada yüz binlerce Aztek’li yerli katlediliyor. Bazı kaynaklarda Kristof Kolomb’un bu bölgeye gelip çikolatayı keşfettiğini ama ülkesine götüremediği söylenmektedir.
Hernando Cortes çikolatayı ülkesi İspanya’ya götürüyor fakat İspanya çikolatayı 100 yıl diğer devletlerden koruyor. Bir süre sonra İspanya kralının kızıyla Fransa kralı evleniyor. Prenses çikolata hastası olduğundan çikolatalarını Fransa’ya götürüyor.Tebrikler artık Fransa’da çikolatayı biliyor…
Bu şekilde tüm Avrupa çikolatayı tanıyor ve talep artıyor. Bu kadar popüler olunca da çikolata tarlaları kuruluyor ve kakao üretimi başlıyor. Avrupa kesiminde de tıpkı Aztekler’deki gibi soylu içeceği oluyor ve elit insanlardan başka kimse bu içeceği kullanamıyordu.
1828 yılında Hollandalı Coenraad Johannes van Houten kakao makinesini icat etti ve çikolata adına büyük bir kolaylık sağladı. Kısaca şuan yediğimiz katı çikolatayı bize sunan makineyi icat etti. Üretimde kolaylık çikolatanın maliyetini düşürdü ve herkesin kullanabileceği bir gıda haline getirdi.
1847’de, İngiliz şirket J.S. Fry & Sons günümüzde yediğimiz katı çikolatanın fabrikasını kurup üretimlerine başladı. İşviçre’li çikolata ustası Rodolphe Lindt çikolataya daha büyük bir lezzet kazandırıyor böylelikle çikolata tüm dünyaya yayılıyor.
Çikolata ve Türkler
Çikolatanın bize nasıl geldiği hakkında tek söylenti 19.yy’da İstanbul’da satıldığıdır. 1857 yılında Journal de Constantinople gazetesi bazı ürünlerin fiyatlarını karşılaştırmıştır ve bu ürünlerin arasında çikolatada vardır. Bundan yola çıkarak çikolatanın İstanbul’da satıldığını anlayabiliriz. Journal de Constantinople gazetesinde 250 gramı 5 kuruş olarak yazılmıştır. Osmanlı Devleti çikolatayla Avrupalılar gibi sıvı bir şekilde tanışmamıştır. Özellike kakao makinesi icat edildikten sonra Osmanlı Devletinin katı çikolatayla tanıştığı söylenmektedir.
Sömürgenin bizlere Aztekler yoluyla kazandırdığı çikolatanın öyküsü bu şekildedir.